Üniversite kampüsünde sabah saatlerinde yaşanan korkutucu bir olay, hem öğrencilere hem de kampüs çalışanlarına büyük bir panik yaşattı. Kayıtlara göre, bir grup öğrenci, yanlarında dolaşan bir köpeğin aniden kaçmasıyla dehşet dolu anlar yaşadı. Kaçmaya çalışan köpek, kaçtığı sırada yaklaşık dört metre yükseklikteki bir alandan betona düştü. Olay kısa sürede büyük bir gürültüyle dikkat çekti ve çevredeki öğrenciler bu sırada ne yapacaklarını bilemediler.
Olayın başında, kampüs içerisinde dolaşan köpeğin, öğrencilere doğru koşmaya başlamasıyla birlikte herkesin dikkatini çekti. Birçok öğrenci, bu durumun eğlenceli bir an olduğunu düşünerek köpeği takip etmeye başladı. Ancak, köpeğin kaçışı beklenenden daha hızlı ve ani gerçekleşti. Gençler bir anda köpeğin peşinden koşarken, köpeğin hangi yöne kaçacağını kestiremeyince ortamda panik havası hâkim oldu. Öğrencilerin her biri, kendi güvenlikleri için kaçış yollarını ararken, köpeğin neden bu kadar korkmuş olduğu da merak konusu oldu.
Köpeğin düşmesiyle birlikte, çevrede bulunan öğrenciler hemen ilk yardım ekiplerine haber verdi. Olay yerine gelen veteriner hekimler, köpeğin durumunu kontrol etmek için hemen harekete geçti. Yapılan ilk değerlendirmede köpeğin birkaç yerinde ufak yaralanmalar olduğu görüldü. Neyse ki, köpek hayati tehlike geçirmediydi. Olayın ardından üniversite yönetimi, öğrencilerin bu tür durumlarda nasıl davranmaları gerektiği ile ilgili eğitim vermeye karar verdi. Ayrıca, kampüs çevresinde hayvanların güvenliği ve öğrencilerin durumu göz önünde bulundurularak daha fazla bilinçlendirme çalışması yapılacağı açıklandı.
Üniversitenin rektörü, “Kampüsümüzdeki can dostlarımızın güvenliği bizim için oldukça önemli. Bu tür olaylar, hem hayvanların hem de insanların güvenliğini sağlamak için dikkat etmemiz gereken konulardır,” şeklinde açıklamalarda bulundu. Yürütülecek etkinliklerin yanı sıra, köpekler için alanlarda özel bakım ve barınma şartlarının oluşturulması da gündeme geldi. Öğrencilere yönelik düzenlenecek organizasyonlarla bu tür olayların önlenmesi hedefleniyor.
Olay sonrası sosyal medyada da birçok kişi benzer deneyimlerini paylaştı. Eğlenceli veya korkutucu bir anı olarak nitelendirilen bu durum, hayvanlara karşı olan duyarlılığın artırılması gerektiğinin bir hatırlatıcısı oldu. Üniversitenin resmi sosyal medya hesaplarında paylaşılan gelişmeler, olayın ardından daha geniş bir kitleye ulaştı. Köpeğin durumu hakkında güncellemeler yapılırken, öğrencilerin ve hayvanseverlerin köpeği sahiplenmek adına nasıl destek verebilecekleri de konuşulmaya başlandı.
Kampüs içerisinde yaşanan bu olay, hayvanların toplum içerisindeki yerinin önemini bir kez daha gözler önüne sererken, eğitimsel ve sosyal öğretimlerin yanı sıra, hayvanlara karşı duyarlılığın artırılması adına yapılacak çalışmalarla birlikte parka benzer açık alanların oluşturulması gibi projelerin hayata geçirilmesi de katılımcılar arasında yaygın bir fikir hâline gelmiştir. Sonuç olarak, kampüsümüzün sadece akademik başarılar değil, sosyalleşme ve hayvan sevgisi açısından da önemli bir yer olduğunu bir kez daha hatırlatmış oldu.